Değişim

12.05.2021
842
Değişim

“Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir” dediğinde Herakleitos M.Ö 535-475 yıllarıydı. Bense bu derinlikler içindeki sözü yakın bir zamanda duyuyorum. İhtiva olunan anlam bakımından üzerinde saatlerce tartışılabilecek bir sözden bahsediyoruz. Mutlak bir değişimden söz edilirken bizler bu değişimin içinde kendimize yer bulabildik mi veya değişimin parçası mıyız yoksa aracı mı gibi türlü sorular da geliyor insanın aklına.

Herakleitos değişimden bahsederken evreni ele alarak sabit bir şeyin olmadığını, değişmez olarak görünen şeyin görünüşten ibaret olduğunu, esas olan şeyin değişim olduğunu vurgulamaktadır. Peki, bizler bu değişimden neleri anlıyoruz?

Baktığımız zaman insanoğlu yıllar içerisindeki sarih değişiminden mutlaka söz ettirmektedir. Geçmiş insanlara baktığımız zaman önceleri avcılık yaptılar zamanla tarımı keşfettiler ve belirli bir bölgeye yerleşip yerleşik hayat yaşamaya başladılar. Yerleşik hayatları da zamanla gelişti kabilelere dönüştüler biraz daha büyüdüler köyler, şehirler kurdular. Zaman içerisindeki değişimlerini sürdürerek şehirleri gelişti ve artık medeniyet haline geldiler. Çeşitli medeniyetler doğurdular. Doğan her medeniyet kendi bölgesini keşfederek madenler buldu. Tarımı geliştirdiler. Ellerinde artık ürün olmaya başladı ticareti buldular. Bu sayede parayı da icat ettiler. Yazıyı buldular. Bitmek bilmeyen bir gelişim devam etti.

Zamanla ortaya imparatorluklar çıktı. Giderek büyüdüler farklı coğrafyalara hükmettiler. Savaşlar yaşandı. İnsanoğlu bitmek bilmeyen bu gelişim içerisinde hızla değişti. Günümüze yaklaşırken çeşitli düşünceler ortaya atıldı ve imparatorluklar yıkılarak yerine devletler kuruldu. Bu değişimlere baktığımız zaman bunlar olması gereken ve kendiliğinden meydana gelen değişimler miydi yoksa geliştikçe yeni şeyler öğrenen, fikirler üreten, araştıran insanoğlunun kendi öz iradeleri ile gerçekleştirdikleri değişimler miydi?

Bunca gelişimin, değişimin içerisinde var olan durum günümüzde de mutlaka devam etmekte. İnsanlık olarak değişmeye devam ediyoruz. Alışkanlıklarımız, yaşam şeklimiz, algılarımız, düşüncelerimiz değişmeye devam ediyor. Peki, bu değişim nasıl oluyor diye sormadan edemiyor insan. Herakleitos, doğa üzerinde gerçekleşen gözle görülür düzeydeki değişimler bir yana insanların düşüncelerindeki değişimlerinden de bahsediyor muydu acaba? Bilindiği üzere ilk filozofların düşüncelerini yönelttiği doğanın içinden çıkıp insanların değişimi de düşünmekte miydi Herakleitos?

İçinde bulunduğumuz zamanda ise görüyoruz bir sürü alışkanlıklarımız değişti. Diğer insanlarla ilişkilerimiz farklılaştı, alışveriş ortamımız, sohbet ortamımız, eğitim platformumuz değişti. Bizler bu değişimleri yaşamadan önce görüyoruz ki kitlesel olarak bir duruma maruz kalıyoruz veya birileri tarafından bırakılıyoruz. Elbette bizler üzerindeki bu değişimler kendiliğinden olmuyor. Yaşadığımız olaylar, karşılaştığımız durumlar, küresel çapta yaşanan sorunlar bir şekilde bizlerin alışkanlıklarını, düşüncelerini değiştiriyor. Teknolojinin bu denli gelişimi ile haberleşme ağının had safhada olduğu bu dönemde insanların düşünceleri kolaylıkla değişebiliyor. Hele ki dünyanın konforlu yaşamına alışmış insanlar olarak düşünmeyi başkalarına bıraktığımız bu zamanlarda birileri bizim adımıza bizim hayatlarımızı, düşüncelerimizi, alışkanlıklarımızı değiştirmek için bizler yerine düşünüyor ve karar veriyor.

Herakleitos’un değişiminden başlayarak günümüzde bizzat içinde bulunarak yaşadığımız değişime kadar geldik. Düşünmeyi bırakarak kendimizi esir ettiğimiz dünya yaşamında ellerinde düşüncenin gücünü barından insanlar tarafından hayatlarımızın değiştirildiği günlere kadar ulaştık. Doğa kendi içinde değişim döngüsünü gerçekleştirmeye devam ederken biz insanlar ise adeta özgürlüğümüzü bırakarak alışkanlıklarımızı, davranışlarımızı değiştirmeye devam ettik. Fakat bu değişimde yolumuzu kendimiz çizmek yerine başka insanlara kumandayı devrettik.  Kumandayı eline alıp istediği kanalı açan insanlar, değişimi yaratan insanlar, bizim yerimize de düşün kişiler oldu. İçinde bulunduğumuz durumdan o kadar memnunuz ki yaptığımız tek şey değişime ayak uydurmak, ne yazık ki değişimi yaratan insan olamamak.

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.