Her insanın bir uçan halısı vardır

24.08.2023
368
Mustafa Yıldız
1994 yılında Çorum'da dünyaya geldi. 2018'de Kastamonu Üniversitesi Türkçe Öğretmenliği bölümünden mezun oldu. Halen Üsküdar Üniversitesi Halkla İlişkiler bölümünde eğitimini devam ettirmektedir.

Bu bir masal kitabı tahmin ettiğiniz üzre. Dışarıdan bakılınca sıradan gibi duruyor fakat insanlara verdiği ilhamlar, onu basit anlamların ötesine taşıyor.

Evet, insanlar nasıl uçar?

Düşünceyle uçar, fikirle uçar, bazıları hayal gücüyle uçar, kimisi de sadece uçar. Tıpkı ünlü düşünür Shakespeare’nde dediği gibi: Sözlerim uçuyor havaya ama düşüncem yerde öz olmayınca söz yükselmiyor göklere!

Diyeceğim o ki öz olması lazım sözlerin kanatlanabilmesi lazım. Öz de nedir? İnsanın içindeki cevherdir. İşte bu cevheri araması, bulması, fark etmesi gerekir.

 Bu öz her insanda muhakkak vardır, kimisinde azdır kimisinde fazladır. Kimisi alçaktan uçar; kimisi uçak misali 35 bin fitten uçar ama uçar.

Bu işin bir başka boyutu da halı dokumak. Attığımız her adımda, yaptığımız her iyilikte, unutulur gider sandığımız her kötülük birer ilmek. Oysa halının üzerine işleniyor. Halı bittiğinde bir de bakıyoruz ki üstüne aa her şey şey görünüyor.

Günahlar, sevaplar, doğrular, yanlışlar…!

Bir de kimisi kilim dokur kimisi ipek halı. Kimisinde haşmetli bir emek var; kimisinde makine halısı gibi basmakalıp, özensiz emeksiz yapılmış dokular…

Şimdi bu halılarda yazılar gibi aslında. Halı bitince görürsünüz muhakkak, güzel işlenmiş mi. Başkalarına faydalı olabilecek kalibrede mi? Yoksa kullan at mantığıyla mı oluşturulmuş tıpkı yazılar da böyledir. Aynı paralelliği içerir.

Bu halıların yüzlerce yılık olanı sonsuza kadar yaşayacak olanları var. Tolstoy’un, Piri Reis’in halıları gibi.

Belki benimki yüzlerce yıl yaşamayacak ama üzeri böylesine insani desenlerle bezeli, bu kadar insan kokan elzem halılardan…!

Özünüzdeki cevheri bulun aksi durumda şu oluyor.!

Hakikat hayatın anlamsız oluşuydu. Sanki yaşayacağın kadar yaşamış, yürüyeceğin kadar yol yürümüşsün de bir uçurumun kenarına gelmişsin, önünde yok oluştan başka hiçbir şey yok. Durman imkânsız, geri dönmen imkânsız, gözlerini kapaman önünde ölüm gerçeğinden başka hiçbir şeyin olmadığını görmezden gelmen imkânsız…!

 Ve son olarak bu cevheri gençler bilse, ihtiyarlar yapabilse diyorum…

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.